Ripple Davasında Yeni Gelişme: SEC Baskıyı Arttırmaya Devam Ediyor

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), mali belgelerin ve şikayet sonrası XRP satış sözleşmelerinin üretimini zorlamayı da içeren yeni bir önergeyle Ripple şirketine karşı sürdürdüğü davada baskıyı arttırdı. SEC Salı günü, davalının önergesine yaptığı itiraza bir yanıt verdi.

#XRPCommunity #SECGov v. #Ripple #XRP The SEC has filed its Reply in Further Support of its Motion to Compel.https://t.co/XsJkh6H6g8

HABER AŞAĞIDA DEVAM EDİYOR

— James K. Filan 🇺🇸🇮🇪 (@FilanLaw) January 24, 2024

SEC tarafından yakın zamanda yapılan bir başvuruda, New York Güney Bölgesi Yargıcı Sarah Netburn’den Ripple’ın 2022 ve 2023 yıllarına ait denetlenmiş mali tablolarının yanı sıra çalışan olmayan taraflara yapılan XRP satışlarına ilişkin tüm dava sonrası sözleşmeleri açıklamasını talep etmişti.

SEC’in bu baskısı ve yasal talebi, söz konusu belgelerin uygun çözüm yollarının belirlenmesi için kritik öneme sahip olduğu argümanına dayanıyor ve Ripple’ın son mali faaliyetlerinin ve satış sözleşmelerinin davayla ilgili olduğunu vurguluyor.

SEC, şirketn bu talebin zamansız olduğu yönündeki iddialarını reddederek, devam eden satışların ve mali sağlığın potansiyel ihlallerin değerlendirilmesinde ve çözümlerin oluşturulmasında çok önemli olduğu konusunda ısrar ediyor.

Ripple Şirketi Karşı Tutum Benimsemeye Devam Ediyor

Ripple, taleplerin hem zamansız hem de davayla ilgisiz olduğunu savunarak SEC‘in talebine şiddetle karşı çıkmaya devam ediyor.

Şirket, SEC’in ilk keşif aşamasında bu bilgileri talep etmek için yeterli fırsata sahip olduğunu ileri sürmekte ve Komisyonu uygun bir gerekçe olmaksızın davanın yeni bir aşamasını başlatmaya çalışmakla suçlamakta. Ripple ayrıca, SEC tarafından talep edilen, özellikle şikayet sonrası satışları ve mali durumu ile ilgili bilgilerin, mahkemenin çözüm yollarına ilişkin kararını etkilemediğini iddia ediyor.

Ripple, SEC’in yaklaşımının potansiyel olarak davanın uzun ve gereksiz bir şekilde yeniden görülmesine yol açabileceğini, yargı sürecini kesintiye uğratabileceğini ve ilgili tüm taraflara gereksiz yükler getirebileceğini vurgulamaktadır.