Kripto para piyasasında kurumsal benimseme beklenmedik bir sektörden gelen şaşırtıcı bir hamleyle yeni bir boyut kazandı. 21 Temmuz 2025 tarihinde NASDAQ’da işlem gören dijital sağlık şirketi Profusa 100 milyon dolarlık bir Bitcoin hazine rezervi stratejisi başlattığını duyurdu. Ancak bu hamleyi diğerlerinden ayıran şey, arkasındaki akıl almaz finansman modeli: Profusa, Bitcoin almak için kendi kasasındaki parayı değil, satacağı şirket hisselerinden elde edeceği geliri kullanacak.
Stratejinin arkasındaki mekanizma: hisse sat, Bitcoin al!
Profusa, Ascent Partners Fund adlı bir yatırım fonuyla 100 milyon dolarlık bir “Hisse Senedi Kredi Hattı” anlaşması imzaladı. Profusa, ihtiyaç duydukça Ascent Partners’a kendi hisselerini (PFSA) satma hakkına sahip olacak. Satış fiyatı, piyasa fiyatının %3 altında (iskontolu) olacak.

Bu hisse satışlarından elde edilecek net gelirin tamamı, doğrudan Bitcoin almak için kullanılacak. Bu yenilikçi model, Profusa’nın mevcut nakit akışını bozmadan, bilançosuna Bitcoin eklemesine olanak tanıyor.
Güvenlik ağı: önce şirket kasası, sonra BTC
Şirket bu agresif stratejiyi bir “güvenlik ağı” ile dengelemiş durumda. Anlaşmaya göre, hisse satışı yapıldığı sırada Profusa’nın nakit bakiyesi 5 milyon doların altındaysa, satıştan elde edilen gelir öncelikle bu 5 milyon dolarlık sınırı doldurmak için kullanılacak. Kalan para ise yine Bitcoin almak için ayrılacak.
Bu madde şirketin temel operasyonlarını riske atmadan sadece “fazla” sermayeyi Bitcoin gibi bir rezerv varlığa dönüştürmeyi hedeflediğini gösteriyor.
Neden kripto para alanı için önemli?
Profusa’nın bu hamlesi, sıradan bir kurumsal alımdan çok daha fazlasını ifade ediyor. Kurumsal Bitcoin alımlarının sadece teknoloji veya finans şirketleriyle sınırlı kalmadığını, sağlık gibi tamamen farklı bir sektörün de oyuna dahil olduğunu kanıtlıyor.
Halka açık bir şirketin BTC almak için kendi hisselerini bir araç olarak kullanması, gelecekte diğer şirketlerin de benzer modelleri benimsemesi için bir örnek teşkil edebilir. Bu strateji, Bitcoin’in şirketler için giderek daha fazla temel bir “rezerv varlık” olarak kabul edildiğinin altını çiziyor.