Kripto para piyasasında Bitcoin’in kısa süreliğine de olsa 109.000 dolarlık tarihi bir seviyeye ulaşması, yatırımcı beklentilerinde yeni bir heyecan dalgası yarattı. 2025’in ikinci çeyreğine girilirken, piyasada daha büyük bir rallinin kapıda olabileceği yönündeki beklentiler güç kazanıyor. Bu pozitif görünümün arkasında ise sadece teknik göstergeler değil, siyasi atmosferdeki değişimler, düzenleyici baskıların azalması ve faiz oranlarındaki gevşeme gibi makro faktörler de etkili oluyor. Özellikle ABD’den gelen son açıklamalar, Bitcoin’in küresel finans sahnesindeki konumunu daha da güçlendirebilecek gelişmelere işaret ediyor.
Amerika Bitcoin’in karşılamaya hazır
Bu süreçte en dikkat çekici açıklamalardan biri ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick’ten geldi. Lutnick, katıldığı bir programda Bitcoin ve madencilik sektörüne yönelik agresif bir destek planı açıkladı. Yeni planda, Bitcoin madencilerinin doğal gaz sahalarına yakın bölgelerde özel enerji santralleri ve veri merkezleri kurmalarına kolaylık sağlanacak. Bu adım, enerji erişimi ve operasyonel maliyetler konusunda madencilere önemli bir avantaj sunacak. Lutnick’in “Amerika Bitcoin’i kollarını açarak karşılamaya hazır” sözleri ise, sadece sembolik bir destek değil, aynı zamanda sektörü doğrudan güçlendirmeye yönelik somut adımlar atılacağını gösteriyor. Bu durum, Bitcoin’in ABD ekonomisinde daha kalıcı bir yer edinebileceğine dair güçlü sinyaller veriyor.
Öte yandan, Bitcoin’e yönelik siyasi desteğin tek kaynağı hükümet temsilcileri değil. Donald Trump’ın da kripto paralara olan desteği son dönemde daha görünür hale geldi. Trump, yaptığı açıklamalarda dijital varlıkları “geleceğin finans dünyası” olarak nitelendirmiş, Bitcoin madenciliği ve Web3 teknolojilerine açık destek vermişti. Liderlerden gelen bu tür pozitif açıklamalar, sadece yasal zemin açısından değil, aynı zamanda kamuoyu algısı üzerinde de ciddi etkiler yaratıyor. ABD genelinde kripto paralara bakış açısının giderek daha destekleyici bir zemine kaydığı gözleniyor.
